Futbol Türk halkı için oldukça önemli. 2011 yılındaki şike davası sonrası ilgi azalmış gibi görünse de futbol severlerin kulüplerine bağlılığını göz önünde bulundurduğumuzda futbolun diğer sporlara göre hala açık ara önde olduğu aşikâr. Son birkaç yıldır UEFA’nın “Finansal Fairplay” uygulamasının devreye sokulmasıyla Türk kulüpleri çeşitli denetimlere tabi tutulmaya başladı. Kimisi cezalar aldı, kimisi çeşitli anlaşmalarla cezadan kurtuldu ya da cezası ertelendi. Hal böyle olunca da kulüpler bütçelerine yeni gelir kaynakları yaratma çalışmaları yapmaya başladılar.
Kulüplerin oldukça kısıtlı gelir kaynakları olduğu ülkemizde (forma reklam sponsorluğu, stat gelirleri, naklen yayın gelirleri, mağaza gelirleri) özellikle Fenerbahçe farklı alanlarda yatırımlar yapmaya özen gösteriyor. Aziz Yıldırım’ın futbol takımının başarısından çok başarısızlığında payı olduğu yorumları yapılsa da mali konularda ve yeni yatırımlarda oldukça başarılı olduğunu söyleyebiliriz. Kulüp radyo ve televizyonunun kurulması, Fenerium, inşaat projeleri, kolej ve üniversite yatırımları vb. kaynak yaratma çalışmalarına bir yenisi daha eklendi. Türkiye’nin mağazacılık alanında en başarılı ve en çok gelir elde eden kulübü olan Fenerbahçe, dünyaca ünlü Hello Kitty ile kadın ve kız çocuk ürünlerinin kreasyonlarını yapmaları için sponsorluk anlaşması yaptı.
Hello Kitty dünyada hali hazırda; AC Milan, Barcelona ve Los Angles Lakers takımlarına sponsorluk yapmakta. Son yıllarda ülkemizde yatırımlar yapmaya başlayan Hello Kitty’nin Türkiye’nin en aktif taraftar grubunun bulunduğu Fenerbahçe üzerinden marka algısını güçlendirmeye çalışması oldukça mantıklı bir hamle. Hello Kitty’nin, Fenerbahçe sponsorluğunu duyurmasının ardından sosyal medyada trend topic olması ve böyle etkili bir tanıtım yapabilmek için milyonlar harcaması gerekirken beş kuruş harcamadan bunu gerçekleştirmesi de bu hamlenin ne kadar doğru olduğunun göstergesidir. “Çok dalga geçiliyor” denilse bile bu konunun Hello Kitty’i etkileyen kötü bir durum olmadığını fark etmemiz gerekiyor.
“Durum Hello Kitty açısından bu kadar başarılıyken Fenerbahçe açısından nasıl?” diye bakacak olursak, çoğu kişiye göre marka imajı sarsıldı, karizması zedelendi gibi yorumlar mutlaka yapılacaktır. Peki, gerçekte durum böyle mi? Rakip takım taraftarlarının yapmış olduğu iğnemeler tabi ki de taraftarların bir kısmını güldürdüğü kadar diğerlerini de üzdü. Fenerbahçe’ye gönül vermiş taraftarlardan bir kısmı gerçekten bu duruma bozulmuş olduklarını sosyal medyadan bolca ifade ettiler. Lakin kulübün kurumsal yapısı ve pazarlama stratejisi üzerinden durumu değerlendirecek olursak;
1- Geçmiş senelerde rakip kulüplerin farklı renkte formalar üreterek satış oranlarını artırmaya çalışma stratejisini kötü yönetip, forma renklerini oldukça feminen renklerden seçerek (Beşiktaş: mor, Galatasaray: eflatun ve pembe) bir kulübün en önemli simgesi olan formasının alay konusu yapmış olması gibi bir durum bu projenin içerisinde yok. Aksine Hello Kitty’nin kurumsal renklerini Fenerbahçe’nin renklerine dönüştürme durumu mevcut.
2- Spor dünyasının güçlü ve önemli kulüplerine sponsor olan ve oldukça seçici olan bir markanın sponsor olmak için Fenerbahçe’yi tercih etmiş olmasının dünya çapında kazandırdığı prestij oldukça önemli.
3- 2011 sonrası Fenerbahçe’ye verilen tribün cezalarında stadı dolduran ve dünya rekoru kıran, tamamı orijinal Fenerium ürünleri giyerek gövde gösterisi yapan Fenerbahçe’nin kadın taraftarlarının oluşturduğu müthiş potansiyel kulübün bu alanda yeni atılımlar yapmasını haklı kılacaktır.
4- Türkiye’de Fenerbahçe’nin marka büyüklüğü kadar çocuklar ve genç kızlar arasında da Hello Kitty hayranlığı su götürmez bir gerçek. Tokadan t-shirte, yatak örtüsünden ayakkabıya kadar Hello Kitty ürünleri kullanan genç neslin ilgisini çekmek, ailesi Fenerbahçeli olmayan küçük kızların Fenerbahçe’ye ilgi duymasını hatta ileride taraftarı olmasını sağlayacak derecede önemli bir proje ve fırsatlarla karşı karşıya olunması.
5- Sponsor bulmak konusunda zorlanan rakip takımlar oldukça düşük bütçelere fazlaca yerel firmalarla anlaşma yaparken, Fenerbahçe’nin dünyaca ünlü bir marka ile sponsorluk anlaşması yaparak hem maddi hem de manevi olarak kazanç sağlaması.
Sonuç olarak birkaç günlüğüne espri konusu yapılacak olsa da Fenerbahçe prestij ve ürün satışı anlamında bu işten kârlı çıkacaktır.