YENİ BİR HAYAT

Hayatımda  bazı değişiklikler yapmaya karar verdim, önceliği çalışma hayatıma vereyim dedim. Düşünmeye başladım ben ne istiyorum diye;  öncelikle çalıştığım yeri, işimi sevmeliyim, çünkü insan gününün nerdeyse tamamını çalışarak geçiriyor. Kişi yaptığı işi sevmiyorsa depresif bir ruh haline bürünüyor, bunun için bilimsel araştırma yapmış olmaya gerek yok yanlış mıyım? Bence de doğruyum. Öyle olmayayım dedim. En önemlisi yaptığım işe inanayım ve buna inanan insanlarla çalışıp takımın bir parçası olayım. İyi işler yapan,  güncel,  kımıl kımıl bir yer olsun dedim.  Hareketli olsun, bana bir şeyler katsın, üç kuruş pahalı olsun kırmızı olsun dedim. Komik ama R2D2’de ilk vurulduğum,  kapıdan içeri girince gözüme çarpan kırmızı dolaplar ve kırmızı koltuk oldu J.  Kımıl kımıl bir ajans beni bekliyordu.  İçeri girdim ‘Merhaba’ diyen,  sıcak bir karşılama ile karşılaştım; işte dedim yurdum insanının misafirperverliği,  biraz erken gelmiştim tabi, heyecan duyduğum yerlere giderken saati pek ayarlamam en az 10 dakika erken gelirim. Bekleme bölümüne geçtim, çalışan arkadaşlar geliyor tek tek bir baktım kimsede pazartesi sendromu denilen bir şey yok.  Aaa bugün Salı, ondan olsa gerek dedim,  yoksa bu kadar da sevilmez iş.  İş sonuçta kim çok sevebilir ki diye iç sesimle konuşurken,  arkadaşlara kulak kesildim.  Bıcır bıcır bir sohbete koyuldular kimsede ne uyku ne de az biraz daha uyusaydım isteği. Bir heyecan bir hareket, bugün bu işi bitireceğiz, sonra şuna başlayacağız.  Arkadaşlardan biri bir kitapçık verdi bana adı ADAYIN PUSULASI. İş görüşmesinde nelerle karşılaşacağın, kimlerin neler yaptığı ve ajans ile ilgili bilgiler var içinde. Ama nasıl tatlı bir üslup kullanılmış anlatamam size. Okurken öyle bir eğlenmeye başladım ki…  Farklı bir etki yarattılar üzerimde, bildiğim tüm duaları okumaya başladım iş görüşmem olumlu sonuçlansın diye. Nitekim buradayım. R2D2 Reklam Ajansı’nın bir parçasıyım ve bu sayede ben de artık işini seven insanlardanım.